Türkçe Konu Anlatımları8. Sınıf Konuları

Yapısal Anlatım Bozuklukları – 8. Sınıf

Anlatım bozuklukları, anlamsal bozukluklar ve yapısal bozukluklar olmak üzere iki temel başlıkta incelenir. Anlamsal anlatım bozuklukları 7. sınıfın konusuydu. 8. sınıfta yapı bakımdan anlatım bozukluklarıyla devam ediyoruz. Bu konuyu da şu 6 başlık altında inceleyeceğiz:

Anlatım Bozuklukları 8. Sınıf Kavram Haritası
Anlatım Bozuklukları 8. Sınıf Kavram Haritası

BAŞLAMADAN ÖNCE

Yapısal anlatım bozuklukları konusuna geçmeden önce cümlenin ögeleri ve fiilde çatı konularında eksiğiniz varsa bunları gidermeniz bu konuyu anlamanızı kolaylaştıracaktır.

1. Özne-Yüklem Uyumsuzlukları

Özne-yüklem uyumsuzluğundan kaynaklanan anlatım bozuklukları üç alt başlıkta incelenir:

1.1. Kişi Bakımından Uyumsuzluk

Özne, tekil veya çoğul birden fazla kişiden oluşuyorsa (“ben ve sen”, “sen ve o”, “onlar ve Ali” gibi) yüklem çoğul kişiye göre çekimlenmelidr.

ÖRNEKLER

 Ben ve Ayhan buraya daha önce gelmişti. (yanlış)
1. çoğul (biz)           3. tekil (o)
Ben ve Ayhan buraya daha önce gelmiştik. (doğru)
1. çoğul (biz)          3. tekil (o)

 Ben ve arkadaşlarım sinemaya gideceğim. (yanlış)
Ben ve arkadaşlarım sinemaya gideceğiz. (doğru)

 Sen ve Beyza yüksek not aldı. (yanlış)
Sen ve Beyza yüksek not aldınız. (doğru)

1.2. Tekillik-Çoğulluk Bakımından Uyumsuzluk

İnsan dışındaki varlıklar (hayvan, bitki, kavramlar…) özne olduğunda yüklem daima tekil olur.

ÖRNEKLER

 Ağaç çiçek açmış. (doğru)
Ağaçlar çiçek açmış. (doğru)
Ağaçlar çiçek açmışlar. (yanlış)

 Kuş ne de güzel ötüyor. (doğru)
Kuşlar ne de güzel ötüyor. (doğru)
Kuşlar ne de güzel ötüyorlar. (yanlış)

 Gözüm uzağı net görmüyor. (doğru)
Gözlerim uzağı net görmüyor. (doğru)
Gözlerim uzağı net görmüyorlar. (yanlış)

Özne, insan olduğunda yüklem tekil de çoğul da olabilir.

ÖRNEKLER

 Çocuk bahçede top oynuyor. (doğru)
Çocuklar bahçede top oynuyor. (doğru)
Çocuklar bahçede top oynuyorlar. (doğru)

 Polis yasaklara uymayanlara ceza yazdı. (doğru)
Polisler yasaklara uymayanlara ceza yazdı. (doğru)
Polisler yasaklara uymayanlara ceza yazdılar. (doğru)

UYARI

İnsan dışındaki varlıklara, insana ait özellikler katılmış yani kişileştirme sanatı yapılmışsa özne çoğul olduğunda, yüklem tekil de çoğul da olabilir.

ÖRNEK

 Kelebek baharın gelişini kutluyor. (doğru)
Kelebekler baharın gelişini kutluyor. (doğru)
Kelebekler baharın gelişini kutluyorlar. (doğru)

Belgisiz zamir ve belgisiz sıfatlar özne görevinde kullanıldıklarında yüklem tekil olur.

ÖRNEKLER

 Birçok insan zamanın kıymetini bilmiyor. (doğru)
Birçok insan zamanın kıymetini bilmiyorlar. (yanlış)

 Toplantıda herkes fikrini söyledi. (doğru)
Toplantıda herkes fikrini söylediler. (yanlış)

 Bazı öğrenciler ödevini yapmamış. (doğru)
Bazı öğrenciler ödevini yapmamışlar. (yanlış)

İPUCU

Çoğul eki (-ler/-ler) bulunan cümlelerde bu tür anlatım bozukluğunun olabileceğini soru çözerken göz önünde bulundurmalıyız.

1.3. Olumluluk-Olumsuzluk Bakımından Uyumsuzluk

“Hiç kimse, hiçbiri” gibi öznelerde yüklem olumsuz olmalıdır.

ÖRNEK

 Söylediklerine hiç kimse inanma. (doğru)
Söylediklerine hiç kimse inandı. (yanlış)

2. Öge Eksikliği

Cümlede kullanılması gereken bir öğenin bulunmaması, anlatım bozukluğuna yol açar.

İPUCU

Özellikle birden fazla cümlenin birbirine virgülle bağlandığı sıralı cümlelerde ve bağlaçla bağlandığı bağlı cümlelerde bu tür anlatım bozukluklarına rastlanabilmektedir. Soru çözerken bu durumu göz önünde bulundurmalıyız.

2.1. Özne Eksikliği

Yüklemdeki eyleme uygun bir öznenin olmaması ya da bir öznenin birden fazla yükleme bağlanması anlatım bozukluğuna yol açabilir.

ÖRNEKLER

Özne eksikliğinden kaynaklanan anlatım bozukluğu örneği

Yukarıdaki cümlede özne eksikliğinden kaynaklanan bir bozukluk söz konusudur. İlk cümledeki “kitaptaki hatalar” öznesi, diğer cümledeki “basılacak” yüklemine uymamaktadır. Bu da ifadeyi eksik bırakmıştır. İkinci cümleye özne getirerek bozukluğu giderebiliriz:
Kitaptaki hatalar düzeltilecek ve kitap tekrar basılacak. (doğru)

 Herkes ondan nefret ediyor, onun yüzünü bile görmek istemiyordu.
cümlesinde “herkes” sözcüğü öznedir. Bu özne “nefret ediyor” ve “istemiyordu” yüklemlerine bağlanamadığından bozukluk meydana gelmiştir.
“Herkes ondan nefret ediyor.” doğru ancak “Herkes onun yüzünü bile görmek istemiyordu.” cümlesinde “herkes” öznesi “istemiyordu” yüklemine bağlanamıyor. Bu nedenle ikinci cümleye özne getirilerek cümle düzeltilmelidir:
Herkes ondan nefret ediyor, hiç kimse onun yüzünü bile görmek istemiyordu.

 Onun okulu yakında bitecek ve öğretmen olarak göreve başlayacak. (yanlış)
Onun okulu yakında bitecek ve o, öğretmen olarak göreve başlayacak. (doğru)

2.2. Yüklem Eksikliği

Sıralı ve bağlı cümlelerde iki cümlenin aynı yükleme bağlanması sonucu anlatım bozukluğu meydana gelir. Yüklem eksikliği, bazen ikinci bir eylemin kullanılmaması ya da ek fiilin ortak kullanılması ile oluşur.

ÖRNEKLER

 Beşiktaş iskelesine geldiğimizde o işine, ben evime gittim. (yanlış)
Bu cümlede yüklem eksikliği anlatım bozukluğuna yol açmış. Her iki cümleyi “gittim” yüklemine bağlayamayız. “Ben gittim” olur ama “o gittim” olmaz. Bu nedenle cümledeki yüklem eksikliğini giderirsek cümle anlamlı hâle gelir:
✧ Beşiktaş iskelesine geldiğimizde o işine gitti, ben evime gittim. (doğru)

 Virüs sebebiyle tatile geçen yıl da, bu yıl da gidemiyoruz. (yanlış)
✧ Virüs sebebiyle tatile geçen yıl da gidemedik, bu yıl da gidemiyoruz. (doğru)

 Evimiz küçük, bahçesi de geniş değildi. (yanlış)
Bu cümlede ek-fiil eksikliği nedeniyle esas anlatılmak istenen doğru ifade edilemiyor. Cümlede evin küçük olduğu, bahçenin de geniş olmadığı söylenmek istenirken bunun tersi bir anlam ortaya çıkıyor (evin küçük olmadığı, bahçenin geniş olmadığı).
Bu nedenle ek-fiil eksikliği giderilerek cümle anlamlı hâle getirilmeli:
✧ Evimiz küçük, bahçesi de geniş değildi. (doğru)

2.3. Nesne Eksikliği

Cümlelerde ortak kullanılan nesnenin yüklemlere bağlanamamasından kaynaklanır.

ÖRNEKLER

 Ben öğretmenime inanır ve severim. (yanlış)
Bu cumlede “öğretmenime” dolaylı tümlecinin “inanır ve severim” yüklemlerine bağlanmak istenmesi anlatım bozukluğuna yol açmıştır.
“Ben öğretmenime inanırım.” olur ama “Ben öğretmenime severim.” olmaz.
Bu nedenle ikinci cümleye nesne getirilerek bozukluk giderilebilir:
✧ Ben öğretmenime inanır, onu severim. (doğru)

 İnsanlar gazetelere inanmıyor, bu nedenle de çok az okuyor. (yanlış)
Yukarıdaki cümlede nesne eksikliğinden kaynaklanan bir bozukluk söz konusudur. Bu sebeple cümlede yanlış bağlanma ortaya çıkmaktadır: “İnsanlar gazetelere inanmıyor, gazetelere okuyor.” Dikkat ettiyseniz “gazetelere okuyor” ifadesi yanlıştır. Bunu gidermek için de ikinci cümleye nesne getiririz. Bu durumda cümle şöyle olur:
✧ İnsanlar gazetelere inanmıyor, bu nedenle de gazeteleri çok az okuyor. (doğru)

2.4. Tümleç (Tamlayıcı) Eksikliği

Sıralı ve bağlı cümlelerde yer tamlayıcısı (dolaylı tümleç) veya zarf tamlayıcısının ortak öge kabul edilip tüm yüklemlere bağlanması sonucu ortaya çıkar.

ÖRNEKLER

 Evin önünden otobüse bindim, iki durak sonra indim ve geldim. (yanlış)
Bu cumlede “otobüse” sözcüğü üç cümlenin ortak ögesidir ve “bindim, indim ve geldim” fakat bu ögenin tüm yüklemlere bağlanmak istenmesi anlatım bozukluğuna yol açmıştır. “Otobüse bindim.” oluyor ama “otobüse indim ve otobüse geldim” uygun olmuyor.
Bu nedenle ikinci ve üçüncü cümleye yer tamlayıcısı getirilerek bozukluk giderilebilir:
✧ Evin önünden otobüse bindim, iki durak sonra otobüsten indim ve buraya geldim. (doğru)

 Bu dersi seviyorum ama bir türlü istediğim notu alamıyorum. (yanlış)
Bu dersi seviyorum ama bu dersten bir türlü istediğim notu alamıyorum. (doğru)

3. Çatı Uyumsuzluğu

Birleşik cümlelerde fiilimsinin ve yüklemin çatı bakımından (etken-edilgen) uyumlu olmaması anlatım bozukluğuna yol açar.

ÖRNEKLER

 Yabani otlar yolarak bir köşede biriktirilsin. (yanlış)
cümlesinde “yolarak” sözcüğü etken çatılı bir fiilimsiyken “biriktirilsin” yüklemi edilgen çatılıdır. Bu durum anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Fiilimsi edilgen çatılı yapılarak bozukluk giderilebilir:
✧ Yabani otlar yolunarak bir köşede biriktirilsin. (doğru)

 Gece geç saatte gelinip hemen uyudu. (yanlış)
Bu cümlede “gelip” sözcüğünün edilgen çatılı bir fiilimsi, “uyudun” sözcüğünün ise etken çatılı bir eylem olması anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Fiilimsi etken çatılı yapılarak veya yüklem edilgen çatılı yapılarak bozukluk giderilebilir:
✧ Gece geç saatte gelip hemen uyudu. (doğru)
✧ Gece geç saatte gelinip hemen uyundu. (doğru)

4. Tamlama Yanlışlıkları

Genellikle isim ve sıfatların aynı tamlanana bağlanması sonucu oluşan bir anlatım bozukluğudur. Bu nedenle isimlerle sıfatların aynı tamlanana bağlandığı kullanımlara dikkat etmek gerekir.

ÖRNEKLER

 Özel ve kamu kuruluşları iki gün tatil edildi. (yanlış)
Bu cümlede “kamu kuruluşları” isim tamlaması doğrudur. Ancak “özel” sözcüğü “kuruluşları” tamlananına bağlanamaz. Çünkü “özel” sözcüğü sıfattır. Bu nedenle “özel kuruluşları” ifadesi yanlıştır. Cümledeki bozukluğu gidermek için “özel”sözcüğünden sonra “kuruluşlar” ismi getirilmelidir:
Özel kuruluşlar ve kamu kuruluşları iki gün tatil edildi. (doğru)

 En iyi yabancı ve Türk filmleri izleyici oylarıyla belirlendi. (yanlış)
✧ En iyi yabancı filmler ve Türk filmleri izleyici oylarıyla belirlendi. (doğru)

5. Bağlaç Yanlışlıkları

Bağlaçlardan bazıları olumlu ve olumsuz yargıları birbirine bağlar. Bu duruma uymayan kullanımlarda anlatım bozukluğu meydana gelir.

ÖRNEKLER

Ahmet Bey oğlunu çok seviyor fakat bir dediğini iki etmiyordu. (yanlış)
Bu cümlede “fakat” kullanılması doğru değildir. “fakat” bağlacı bir olumlu yargıyla bir olumsuz yargıyı birbirine bağlar. Bu cümlede ise ilk yargı da olumludur. Bu yüzden “fakat” çıkarılmalı, yerine “ayrıca” bağlacı kullanılmadır:
✧ Ahmet Bey oğlunu çok seviyor ayrıca bir dediğini iki etmiyordu. (doğru)

 Ben yarın dışarı çıkamam, ama evde yapılacak bir sürü işim var. (yanlış)
Bu cümlede “ama” kullanılması doğru değildir. “Ama” cümleden atılmalı ya da yerine “çünkü” getirilerek şu şekilde kurulmalıdır:
✧ Ben yarın dışarı çıkamam, evde yapılacak bir sürü işim var. (doğru)
✧ Ben yarın dışarı çıkamam, çünkü evde yapılacak bir sürü işim var. (doğru)

6. Eklerin Yanlış Kullanımı

Cümlede eklerin eksik, fazla veya yanlış kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar

ÖRNEKLER

 Biz okumasını sevmeyen bir milletiz. (yanlış)
Bu cümlede “okumasını” sözcüğünde iyelik eki gereksiz ve yanlış kullanılmıştır. Cümle şu şekilde düzeltilmelidir:
✧ Biz okumayı sevmeyen bir milletiz. (doğru)

 Hayat kimine mutluluk verdiğini, kimini mutsuz ettiğini görüyoruz. (yanlış)
cümlesinde ilgi eki (tamlayan eki) eksikliğinden kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır. Çünkü cümlede “verdiğini” sözcüğüne sorduğumuz “kimin verdiğini” sorusuna cevap alamıyoruz. “Hayat” sözcüğüne “-ın” ilgi eki getirilirse bu cümledeki anlatım bozukluğu giderilir:
Hayatın kimine mutluluk verdiğini, kimini mutsuz ettiğini görüyoruz. (doğru)

UYARI

Dilimizde çokluk anlamı taşıyan belgisiz sıfatlarla oluşturulan tamlamalarda isimler çokluk eki almaz.

ÖRNEK

Burada insanı şaşkına çeviren birçok güzellikler var. (yanlış)
Bu cümlede “birçok” belgisiz sıfatı “güzellik” sözcüğüyle tamlama oluşturmuştur. “Birçok” sözcüğü çokluk anlamı taşıdığı için “güzellikler” sözcüğünde “-ler” ekine gerekyoktur. Cümlenin doğrusu:
✧ Burada insanı şaşkına çeviren birçok güzellik var. (doğru)

DAHA FAZLASI

Bu içeriği beğendiyseniz 8. sınıf ile ilgili diğer içeriklerimizi de inceleyebilirsiniz:

8. SINIF TÜRKÇE KONULARILGS ÇIKMIŞ SORULAR VE CEVAPLARI LGS ÖRNEK SORULAR